Yaşlılık ve mutluluk

Şu genç yaşıma rağmen yaşlanma ve yaşlılığın sonuçları üzerinde kafa yoruyorum! Bu durumda, “gençler yaşlıların hâlinden anlamaz” sözünü yanlışa çıkarmış oluyorum. Ne mutlu bana!

Şaka bir yana, halk arasında yaşlılığa iyi bakılmadığı malûm. Yaşlıların çoğu da yaşlılıktan şikâyetçi. Atasözlerimizden biri “yaşlılık kapıya konacak mal değil!” der. Gel gör ki, bu malı kapıya koyup koymamak insan iradesinin dışında. Her yaşlı bir zamanlar gençti. Her genç, ömrü vefa ederse, bir gün yaşlı olacak. İnsan, hayatın bu akışını değiştirecek kudretten, iyi ki, mahrum.

Toplumun devamı açısından çocukların ve gençlerin taşıdığı önem açık. Bununla beraber eskiden beridir genç olmanın kendi başına bir meziyet sayılmasını tuhaf bulurum. Genç olmak veya olmamak insanın tercih yapabileceği bir alan teşkil etmemekte. Gençlik kendi başına bir erdem olmaktan ziyade bir şans, tesadüf. Gençleri sırf genç olduğu için övmek gençlere yapılan bir kötülük. Gençlerin de yaşı ilerliyor ve ilerleyen yaş hayat gailelerini omuzlarına biniyor. Bu yüzden, her gencin, “gençliğinin kıymetini bilip” hayata, geleceğe en iyi şekilde hazırlanması lâzım. Bunu yapamayanların veya başaramayanların istikbalde ağır sıkıntılarla karşılaşacakları kesin. Yaşı kemale ermiş, hayat yollarında tecrübesi birikmiş kimselere düşen ise gençlere bu hususta yardımcı olmak.

Bununla beraber, geçenlerde rastladığım bir haber yaşlıların durumunun o kadar da kötü olmadığını söylemekte. Habere bakılırsa, insanlar yaşlandıkça bazı bakımlardan daha avantajlı hâle geliyor. İlgili haberden bilgiler aktaralım:
“Yaşlanmanın avantajı mı olur demeyin: 55 yaşından sora migren ağrılarında yüzde 40 azalma görülürken, 60 yaşından sonra grip olma sayısı yılda bire düşüyor
İnsanların 25 yaşından itibaren yaşlandığı ve bu yaşın sonun başlangıcı olduğu sıklıkla söylenir. Ancak, ABD’de yayın yapan Huffington Post gazetesinin bir haberinde zaman geçtikçe iyileşen birçok şeye yer verildi. İşte yaşlılığın 5 avantajı:

1- Daha az migren ağrısı

İsveçli bilim insanlarının 2009’da yaptığı bir araştırmaya göre, 55 yaşından sonra baş ağrıları yüzde 30 azalıyor. ABD’li uzmanların yaptığı başka bir araştırmada ise 65 yaşına doğru migren ağrılarında yüzde 40 azalma görülüyor.

2- Yağlı saçlara veda

Yaşlandıkça yağ bezeleri azalıyor ve daha az sebum salgılanıyor. Yani yaş ilerledikçe saçların yağlanması gecikiyor.

3- Daha az soğuk algınlığı

Yaş ilerledikçe daha fazla mikrop çeşidiyle karşılaşan vücut, salgın hastalıklara karşı daha dayanıklı oluyor. Bir çocuk yılda 6 ila 8 kez soğuk algınlığına yakalanıyorsa, bir yetişkin 2 ila 4 kez bu nedenle hasta oluyor. 60 yaş üzerindeki kişilerde görülen soğuk algınlığı sayısı bire düşebiliyor.

4- Daha az hassas dişler

Dişteki sorunlar daha çok 20-40 yaş arası yetişkinlerde görülüyor. Ayrıca yaşlı kişilerin diş sinirleri çürüklere karşı daha az duyarlı hâle geliyor.

5- Artan mutluluk

Vrije Brussel Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırmaya göre; mutluluk eğrisi yaşam boyunca U şeklinde bir grafik izliyor. Hayatın başlangıcında çok mutluyken, 50’li yaşlara kadar mutluluk azalıyor. Bu yaştan sonra mutluluk artmaya başlıyor. Çalışmada 85 yaşlarında olan kişilerin 18 yaşında olduğundan daha mutlu olduklarını söylediği tespit edildi.”

Doğrusunu söylemek gerekirse, ilerleyen bilim, gelişen teknoloji, bütünleşen piyasalar tüm insanların hayat şartlarını iyileştiriyor, refah seviyesini yukarı çekiyor. Ortalama ömür uzuyor. İnsanlar hastalıklarla daha başarılı şekilde mücadele edebiliyor. Anlaşılan ilerleyen yaş insan vücuduna bazı şeyler kaybettirdiği gibi bazı şeyler de de kazandırıyor.

Sevgili okuyucular, sağlıkla yaşlanın ve yaşlılığın getirdiği mutluluğu doya doya yaşayın!

Yeni Yüzyıl, 21.11.2015

Bu Yazıyı Paylaşın

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et