Hükümete ‘gerçekçi’ öneriler

Halihazırdaki Türkiye manzarası hiç de “güllük gülistanlık” değil. Hükümetin ciddiyetle ele alması ve hale-yola koyması gereken pek çok büyük sorunumuz var. Ama bugün itibariyle en acil sorun silâhlı kuvvetler üzerinde sivil denetimin tam olarak tesis edilmesi ve bu arada ordu içindeki cuntacı odakların tasfiye edilmesi sorunudur.

Son ortaya çıkan “Balyoz” darbe planından sonra artık iyice anlaşılmış olması gerekir ki, bu meselenin çözümünü, hem de kökten çözümünü daha fazla erteleyemeyiz. Bu, Türkiye’nin hem acil, hem de öncelikli ihtiyacıdır. Bu sorunu çözmedikçe Türkiye ne özgürleşebilir ne de huzura ve refaha erebilir.

Şüphe yok ki bu sorunun çözümünden bugün itibariyle sorumlu olan hükümettir. Ne var ki, ordu içindeki cuntacı girişimlerden tabiatıyla rahatsızlık duyan hükümet zaman zaman bu tür olaylar içinde yer alanları kamuoyu önünde kınayan beyanlarda bulunuyor ama, silâhlı kuvvetlerin sivil denetimini sağlamak için adım adım izlenmesi gereken açık-seçik bir projeye sahip olduğu izlenimi de vermiyor. Hükümet bu meselenin halk önünde tartışılmasını istemediği için de topluma ve bu meseleyi dert edinen yazar-çizer takımına “siz karışmayın, biz yapılması gerekeni biliyoruz” mesajı vermekle yetiniyor.

Ben bu yaklaşımın makul olduğunu düşünmüyorum. Her şeyden önce, demokratik bir rejimde cuntacılık ve darbe girişimleri sadece hükümetlerin meselesi değildir. Bu gibi meselelerde açık bir tartışmanın yapılması ve hükümetin de halkı tatmin edecek net bir tavır alması gerekir. İkinci olarak, bu sorunun nasıl üstesinden gelineceği ne sırdır ne de hükümetten başkalarının “anlayamayacağı kadar” karmaşık bir meseledir. Türkiye’de askeri vesayetin anayasal, yasal ve kurumsal dayanaklarının neler olduğunu da, silâhlı kuvvetlerin sivil denetiminin nasıl sağlanacağını da hepimiz biliyoruz.

Bu konuda, gerçekleştirilmesi için hükümetin kararlılığından başka bir şeye ihtiyaç olmayan gayet basit işler var. En basiti de EMASYA Protokolünün kaldırılması. Bunu, silâhlı kuvvetlerle ve milli güvenlikle ilgili mevzuatın tümüyle elden geçirilmesi izleyebilir. Hadi Anayasayı değiştiremiyorsunuz, ama kanunları değiştirebilirsiniz. TSK İç Hizmet Kanunu ve Yönetmeliği, TSK Personel Kanunu, Jandarma Kanunu, Yüksek Askeri Şura Kanunu, Milli Güvenlik Kurulu Kanunu ve Sayıştay Kanunu gibi. Bu elden geçirme işinin bir parçasını da mutlaka silâhlı kuvvetlerin sivil-demokratik rejim anlayışıyla bağdaşmayan eğitim müfredatı oluşturmalıdır. Bu arada Jandarmayı sivil denetime alabilir veya tümüyle kaldırabilirsiniz.

Ayrıca, Başbakanın başkanı olduğu YAŞ toplantılarında hükümet kanadının bazı kararlara “muhalefet şerhi” koymaktan başka yapabilecekleri var. Kendi döneminde yapılan şunca YAŞ toplantısında silâhlı kuvvetler içindeki darbeci ve cuntacıları hükümet -”demokrat” genelkurmay başkanlarının da yardımıyla- neden “disiplinsizlik” gerekçesiyle tasfiye etmedi? Ama halâ geç kalınmış değildir; hükümet irade gösterirse bunu gelecek ilk YAŞ toplantısında pekalâ yapabilir. Yani, “meseleyi yargıya havale ettik” demenin ikna ediciliği yoktur.

Bunun gibi, genelkurmay başkanı da bir yandan silâhlı kuvvetlerin ve kendisinin demokrasiye bağlı olduğunu ve cunta oluşumlarına izin vermeyeceğini söylüyor, ama öbür yandan bu “niyet beyanı”nı hayata geçirme yönünde ciddi bir adım da atmıyor. Bu da, “aman iyi ki şu anda bu görevde demokrasiden yana olan Başbuğ var, fazla eleştirip de onun elini zayıflatmayalım” diye -hükümetle aynı istikamette- düşünenlerin haklı olma ihtimalini azaltıyor. Çünkü, orgeneral Başbuğ mevcut askeri vesayet görüntüsüne ve ordu içindeki cuntacı oluşumlara gerçekten karşı ise bunun gereğini yapması gerekmez mi?… Silâhlı kuvvetler içindeki “güç dengeleri”nin buna imkân vermediğini söylemek de anlamsızdır; çünkü eğer bu meselede hükümetle aynı görüşte ise o zaman demek ki hükümet arkasında olacaktır.

Star, 30.01.2010

Bu Yazıyı Paylaşın

Önceki İçerik
Sonraki İçerik

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et