20. Yüzyıl’ın ilk dönemlerine kadar, altın para dünyasında merkezî bir rol oynadı. Altın inanılmaz bir koşu mesafesine sahip oldu –neredeyse üç bin yıl. Ve neden böyle olmasın ki? Nihaî tahlilde, Profesör Roy Jastram The Golden Constant[1] (Altın İstikrar) isimli kitabında altının uzun zaman dönemleri boyunca satın alım gücünü nasıl olup da böylesine koruyabildiğini ikna edici bir şekilde belgelemektedir.
Fakat, Başkan Richard Nixon 1971 Ağustosu’nda altın gişesini kapattığından bu yana, altın uluslararası parasal rejimde şekillendirici bir rol oynamamaktadır. Günümüzde, “rejim” pek çok kişi tarafından kaotik bir düzensizlik olarak karakterize edilmektedir.
Geçen on yılda, altın fiyatları artmıştır ve bazı çevrelerde altının şekillendirici rolünün uluslararası para alanında yeniden tesis edilmesi gereğine dair sesler yükselmektedir. 1997’de, Nobel ödüllü Robert Mundell “Altının 21. Yüzyıl’da uluslararası parasal sistem yapısının bir parçası olacağını” tahmin edecek kadar ileri gitti. Günümüzde, bir İsveç parlamentosu girişimi de dahil (11.407 “Establishing a Gold Franc), altını para dünyasına yeniden ekleme yönünde çok sayıda öneri vardır.
Otomatik Para Kurulları
Profesör Mundell’in öngörüsünü gerçeğe dönüştürmenin güvenilir bir yolu altına dayalı para kurulları yolu iledir. Para kurulları 70’ten fazla ülkede vücut buldu ve günümüzde bir kısmı hâlen faaliyete devam etmektedir. Bu tür parasal kurumlara sahip ülkeler, merkez bankalarına sahip mukayese edilebilir ülkelerden daha iyi mali disiplin, üstün fiyat istikrarı ve yüksek büyüme oranlarını tecrübe etmektedir.
Ortodoks bir para kurulu yalnızca kâğıt ve madenî paraları ihraç eden parasal bir kurumdur. Bu parasal yükümlülükler (aynı zamanda çapa para birimi olarak adlandırılan) bir rezerv para birimine, talep edildiğinde sabit bir kurdan, kolayca dönüştürülebilirdir. Rezerv para birimi, beklenen istikrarından ötürü tercih edilen, bir konvertibl yabancı para veya emtiadır. İhtiyat amacıyla, bu tür bir para kurulu, rezerv para birimiyle ödenebilir olan, düşük riskli, fâiz getirili menkul kıymetleri muhafaza eder.
Yasa gereği, bir para kurulu rezerv para birimi ile sabit bir değişim oranını sürdürmek zorundadır ve parasal tabanın % 100’üne eşit döviz/altın cinsinden rezervlere sahip olmalıdır. Bu, para kurulunu parasal tabanı kendi keyfine göre artırma veya azaltmaktan alıkoyar. Hatta, tipik bir para kurulu, rezerv oranları dayatmak veya aksi durumda ticarî bankaları regüle etmek suretiyle, parasal tabanla para arzı arasındaki bağlantıyı tesir altına almaz. Ortodoks bir para kurulu sistemi pasiftir ve otomatik işleyiş ile karakterize edilir.
Geçmişte, para kurulları bütünüyle altına dayalı ve talep edildiğinde sabit bir kurdan bütünüyle altına çevrilebilir olan parasal yükümlülükler ihraç ettiler. Aşağıdaki özetlenmiş altına dayalı para kurulu yasası modern, bağımsız, altına dayalı bir para kurulunun nasıl kurulabileceği ve faaliyet gösterebileceğine işaret etmek üzere sunulmuştur (tam metin Hanke 2012’de mevcuttur). Tasarlandığı haliyle, yasa hükümet tarafından sahip olunan bir kuruluşun ihdasına izin verir. Fakat, ufak tadilatlarla, tasarı bütünüyle özel bir para kurulunun ihdasını da destekleyebilir.
Altına Dayalı Bir Para Kurulu Yasası
1- X Ülkesi Para Kurulu (“Kurul”) iş bu suretle kurulmuştur. Kurul’un amacı bir altın para birimi ile adlandırılan kâğıt ve madenî paraları ihraç etmek ve bu paraları sabit bir değişim oranı ile altına dönüştürmeye devam etmek amacıyla yeterli olacak döviz/altın rezervlere sahip olmaktır.
2- Kurul yasal olarak İsviçre’de yerleşiktir ve İsviçre’nin yasalarına tâbidir.
3- Kurul tarafından ihraç edilen kâğıt ve madenî paralar talep edildiğinde bütünüyle altına çevrilebilir olacaktır. Kurul para birimini altına çevirme veya altından para birimine çevirme işlemleri için hiçbir masraf almayacaktır. Paralar X Ülkesi dışında basılacaktır.
4- a) Kurul parasal yükümlülüklerini artış miktarının % 100’üne eşit altın veya döviz rezervine sahip olmaksızın artıramaz.
b) Kurul rezervlerini altın veya, altına dayalı ya da altının kâğıt(fiat)-para fiyatındaki değişimlere karşı bütünüyle koruma altına alınmış, yüksek notlu ve likit menkul kıymetler olarak tutmalıdır. Bu rezervler Uluslararası Ödemeler Bankası (Bank for International Settlements) veya uluslararası seviyede yetkilendirilmiş bir altın depo kurumunda korunmalıdır.
5- Kurul X Ülkesi Hükümeti’ne, % 110 döviz/altın rezervleri sürdürmek için gerekli olanın ötesindeki bütün net senyoraj kazancını ödeyecektir.
6- Kurul X Ülkesi Hükümeti için bankacılık hizmetleri ifa etmeyecektir ve hükümetin malî yükümlülükleri için sorumlu tutulamayacaktır.
7- Altına sabit dönüşüm kurunu sürdürme başarısızlığı Kurul ve yöneticilerini sözleşme ihlalinden ötürü İsviçre yasalarına göre kanunî takibata tâbi kılacaktır. Bu şart, zimmete geçirilmiş, aşınmış veya sahte kâğıt, madenî para ve mevduatı altına çevirme teşebbüslerine uygulanamaz.
8- Bu yasa ile çelişen mevcut diğer yasalar hükümsüzdür.
9- Bu yasa yayınlanmasının ardından derhal yürürlüğe girer.
Kaynaklar
– Steve H. Hanke. “A Gold-Based Currency Board, Please,” Globe Asia, Mayıs 2012. http://www.cato.org/publications/commentary/goldbased-currency-board-please
– Steve H. Hanke. “Currency Boards,” Annals of the American Academy of Political and Social Science, cilt 579, Ocak 2002. http://www.cato.org/pubs/articles/hanke_annals.pdf
* “A Golden Currency Board”, Steve H. Hanke. Metnin orijinali için bkz.http://www.cato.org/publications/commentary/golden-currency-board
** Steve H. Hanke Baltimore’daki The Johns Hopkins Üniversitesi’nde Uygulamalı İktisat Profesörü ve Washington, D.C.’deki Cato Enstitüsü’nde kıdemli akademisyendir.
[1] The Golden Constant: The English and American Experience 1560-2007, Roy Jastram (Jill Leyland’ın katkısıyle), Edward Elgar Yayınları, Haziran 2009. http://www.amazon.com/The-Golden-Constant-Experience-1560-2007/dp/1847202616/ref=pd_rhf_gw_p_t_1
Çeviren: Ünsal Çetin