Ruhsatsız eğitim

Hükümetin, sonunda dershaneleri kapamasının mümkün olmadığını -hem hukuken hem de pratikte- anlaması ve bu sevdadan vazgeçmesi iyi oldu.

Bu vazgeçişi deklare ederken kullandığı dili anlıyorum elbette ama tebessüm etmekten de kendimi alamıyorum.

“1 Ocak 2014’ten itibaren dershanelerin ruhsatları yenilenmeyecek, dershaneler artık yasal olarak da Milli Eğitim sistemi içerisinde yer almayacak.” 

Böyle diyor Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı.

Şu anda MEB’in ilgili yasasında dershaneler “bir üst eğitim kurumuna hazırlamak üzere eğitim veren kurumlar” olarak tanımlanıyormuş, bu kalkacakmış. MEB sistemi içerisinde yasal olarak tanımlanmış dershane diye bir kurum olmayacakmış…

Dershanelerin Milli Eğitim’in çatısı altında “yasal olarak tanımlanmış bir kurum olması”öğrencilerin ya da velilerin çok umurundaydı da…

Pardon, bir kere umurlarında oldu. Dershanelerin “Milli Eğitim’in parçası” olduğunu şimdiye kadar bir kere hissetti öğrenciler… O da, 28 Şubat sürecinde başörtüsünün dershanelerde de yasaklandığı zamandı!
 
İtibar ruhsattan mı geliyor?
 
Peki ne değişecekmiş dershaneler Milli Eğitim sisteminden ayrılıp sivilleşince?

“Bu piyasada MEB’in onaylamadığı, ruhsat vermediği ve denetlemediği kurumlara itibar edilmez” diyor Bakan… Yani bu değişiklikle dershanelerin kendiliğinden yok olmasını beklediklerini söylüyor.

Sanki tabelalarda gördüğümüz o “TC Milli Eğitim Bakanlığı” ibaresi dershanelere bir kalite güvencesi veriyordu; dershaneler şimdiye kadarki itibarlarını “resmi bir kurum” olmaktan alıyorlardı da, sivilleşince itibar kaybedecekler…

Bu piyasayı yakından bilenler, dershaneler arasında nasıl kıyasıya bir kalite-fiyat rekabeti olduğunu; velilerin ya da öğrencilerin dershane seçerken nasıl ince eleyip sık dokuduklarını; dershanelerin karşılaştırmalı başarı grafiklerini, uyguladıkları eğitim yöntemlerini, sınıf oluşturma politikalarını, öğretmen kadrolarını nasıl tek tek inceleyerek karar verdiklerini bilirler.

Herkes emin olabilir ki, bu karar verme süreçleri bundan sonra da böyle olacak, dershane ihtiyacı devam ettikçe “ruhsatlı mı, ruhsatsız mı” diye bakmak kimsenin aklının ucundan bile geçmeyecektir.
 
Darısı okulların başına 
 

Aslında, bu konuda sorulması gereken asıl soru, “dershaneler Milli Eğitim sisteminden neden çıkarıldı” sorusu değil, “dershanelerin Milli Eğitim sistemi içinde ne işleri vardı ki zaten” sorusudur.

Bir müteşebbisin, eğitim sektöründe ortaya çıkan talebe cevap vermek üzere kurduğu ticari bir işletme neden Milli Eğitim’in parçası olsun ki?..

Bunun şimdiye kadar böyle olması, devletin eğitim sektörünün tamamını elinde tutma, kontrol etme ve yönlendirme tutkusunun sonucudur. Türkiye’de devlet, her şeyi bırakabilir ama eğitimi kimselere bırakamaz. Devlet, eğitimi “vatandaşa karşı görevi” olarak kabul ettiğini söylese bile, için için görevden çok hakkı olarak görür. Yurttaşlarını daha yaşken avucunun içine alıp dilediği gibi eğip bükme, istediği kalıba sokma hakkı… O yüzden de eğitimden elini bir türlü çekemez. Tevhid-i Tedrisat’la tek tip eğitimi garanti eder. Özel okulların her şeyine müdahale eder, binbir türlü kısıtlama-kural getirir; YÖK’le üniversitelerin bile müfredatına karışır. Özel dershaneleri bile“kendi parçası” olarak tanımlayıp denetlemeye, ruhsatlandırmaya kalkışır.

Dolayısıyla, yapılan bu değişikliği dershaneler açısından bir handikap değil, kurtuluş olarak algılamamız ve darısı okulların başına dememiz gerekir. Hedefimiz, bütünüyle “ruhsatsız bir eğitim” olmalıdır…

Evet, ideolojisiz devlet yoktur; bütün devletler belli oranda ideolojiktir ama bazıları daha da ideolojiktir.

Amacımız kendi devletimizi mümkün olduğunca nötrleştirmek, mümkün olduğunca tarafsız bir aygıta dönüştürmekse eğer, eğitim konusu özel bir önem taşır. Çünkü eğitimdeki devlet tekeli, ideolojik devletin en bariz ortaya çıktığı alandır. Bu alanın devletin kontrolünden çıkması, özgürleşmesi, sivilleşmesi, çeşitlenmesi, çoğulcu bir yapı kazanması, ideolojik devletin dönüştürülmesinde çok önemli bir adımdır.

Bu yazı Bugün Gazetesi’nde yayınlanmıştır.

Bu Yazıyı Paylaşın

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et