Halkın iradesine saygı göstereceksin.
Verdiği kararı efendice kabulleneceksin.
İnsanların vicdanını yaralamayacaksın.
Adalet duygularını incitmeyeceksin.
Elinde tuttuğun kuvvetlere güvenerek insaf sınırlarını aşmayacaksın.
Kendine çok fazla bir anlam atfetmeyeceksin.
“Oylar benim, taban benim sözümden çıkmaz, onları istediğime inandırırım” demeyeceksin.
Seçmenin gözünü korkutmaya yeltenmeyeceksin.
Aldanmanın da aldatmanın bir hududu olacağını bileceksin.
İnsanların akıllarını küçümsemeyeceksin.
Gücün verdiği sarhoşluktan uzak duracaksın.
Medyaya, yargıya, bürokrasiye hâkim de olsan, halkla inatlaşmayacaksın.
Devletin bütün organlarını kendin ve partin için seferber etmenin, seçim kazandırmaya yetmediğini unutmayacaksın.
Hiç kimsenin inanmadığı bahaneler ileri sürerek oyunun kurallarını bozmayacaksın.
Dün sana yapılan yanlışları, iktidar eline geçtiğinde başkalarına yapmayacaksın.
Toplumda — parti aidiyetinden bağımsız — bir hakkaniyet duygusunun var olduğunu ve bu duygunun er geç harekete geçeceğini aklında tutacaksın.
Nereden ve nasıl geldiğini her daim hatırlayacaksın.
“Ben oldum” lâfını ağzına almayacaksın.
Tevazudan şaşmayacaksın.
Kibir gelip çaldığında kapını kapatacaksın.
Vatandaşın sağduyusuna kulak tıkamayacaksın.
İtirazları görmezlikten gelmeyeceksin.
Sosyolojinin yerinde durmadığının farkında olacaksın.
Toplumsal kesimlerdeki değişiklikleri anlama çabası göstereceksin.
Onların taleplerine cevap üreteceksin.
Kendini yenileyeceksin.
Geçmişte yaşamayacaksın.
Bir kez işe yaramış bir söylemin her zaman para edeceğini düşünmeyeceksin.
Kimseye hakaret etmeyeceksin.
Bir kimliği bütünüyle karşına almayacaksın.
Tercihleri senden farklı diye insanları düşmanlaştırmayacaksın.
Rakip olmanın asgarî gereklerine uyacaksın.
Mili iradeye, sadece sana yaradığında değil, her zaman hürmet göstereceksin.
Ve toplumsal iradenin yansıdığı o sandığa dokunmayacaksın.
Milletin demokratik namusuna el uzatmayacaksın.
Yoksa millet ders vermesini gayet iyi bilir ve verir.
23 Haziran, herkesin bildiği ya da bilmesi gereken bu hususları bizlere tekrar hatırlattı.
Şapkasını önüne koyup bu hususlar üzerine düşünenler, kendileri için doğru bir siyasi hat bulabilir. Kafasını dikine gidenler ise bir sonraki seçimde daha sert bir ayara çekilir.
