İran’ın “dazlak” kadınları

İran 20. Yüzyıl’ın sonlarında doğan yani totaliter sistemler/tecrübeler zincirini son anda yakalayan, hatta zincirin son halkası olan bir ülke. İran örneği totaliterizmin yalnızca sosyalizm, faşizm ve nasyonal sosyalizm gibi seküler ideolojilerden doğmak zorunda olmadığını, dinsel total ideolojilerin de totaliter sistemlere kaynak teşkil edebileceğini kanıtlıyor.

İran son yıllarda totaliterizmini güler yüzlü kılmaya ve daha fazla kamufle etmeye çalışan bir ülke. Bunda bir ölçüde başarılı oluyor ama çabaları bazen elinde patlıyor. İran’ın İslam dininin bir anlamda din olmaktan çıkartılarak katı bir ideoloji olarak yorumlanmasına dayanan, İslamizm adı verilebilecek bir resmî ideolojisi var. Herkes bu ideolojinin sınırları içinde kalmak zorunda. Siyasî sistem de toplumsal hayat ta bir din adamları sınıfının kontrolünde. Siyasî partilere izin verilmiyor, seçimler ise büyük ölçüde göstermelik. İran’ın bir diğer yüzü emperyal bir güç olmaya çalışması. Ülke Pers mirasının peşinden yürüyerek ve dinsel bağları kullanarak bölgede egemenlik kurma idealini takip ediyor. Her yol ve yöntemle bölgede at koşturuyor. Suriye, Lübnan, Irak gibi topraklara doğrudan ve dolaylı, açık ve örtülü müdahalelerde bulunuyor.

Totaliter bir siyasî yapılanma olarak İran ülkede yaşayan insanların hayatlarına müdahalelerde de bulunuyor. Bu tür müdahalelerin vuku bulduğu her yerde olduğu gibi müdahaleye en çok maruz kalanlar kadınlar. İran sistemi kadınların başını bir şekilde örtmesini istiyor. Bunu yapmayan kadınlara, özellikle de bir kamusal tanınırlığı olanlara, cezalar vermeye kalkışıyor. Son zamanlarda bu tür cezalandırmalar arttı.

İranlı bazı kadınlar devletin bu tutumuna ilginç bir yolla protesto ediyor. Devlet kadınları saçlarının görünmesi yüzünden cezalandırdığına göre saçlar giderse suç aracı veya ortamı da ortadan kalkmış olur diyerek saçlarını kazıtıyor ve dazlak kafalı hâle geliyor. Bunun çok şık ve barışçıl bir protesto yöntemi olduğu açık. Üstelik iki yönlü bir cesaret gerektiriyor. İlki rejimin şimşeklerini çekmeyi göze almak. Bu kolay değil. En az onun kadar zor olan ikinci cesaret unsuru da bir kadının saçlarını kesmeyi göze alması. Malûm, saçları kadınların en önemli kişilik parçalarından ve aksesuarlarından. Bir kadın saçlarını kökünden kestirmeyi göze alıyorsa gerçekten rahatsız edici bir durumla karşı karşıya demektir. İranlı kadınların saçlarının görünüp görünmeyeceği, görünecekse ne kadar ve nasıl görüneceği devletin değil kadınların işi olsa gerek.

İranlı kadınların totaliterizme direnişini hayranlık ve takdirle takip ediyorum.

Bu Yazıyı Paylaşın

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et