Gazeteciler ve suçlar

Gerek ülke içinde gerekse dünyada Türkiye’de hapishanede bulunan gazetecilerle ilgili çeşitli yorumlar yapılmakta. Gazetecilerin hapsedilmesi genel olarak demokrasilerde iyi karşılanmıyor. “Gazeteciler hapiste” dendiği zaman insanlar hoşnutsuzluk duyuyor.

Bu iyi bir hassasiyet. Gazetecilik diğer mesleklerden bazı bakımlardan farklı. Meslek ahlâkına ve demokratik ölçütlere uyarak çalışan gazeteciler toplumun haber alma hakkı, iktidar odaklarının yanlışlarının topluma duyurulması suretiyle denetim altında tutulması gibi kamusal amaçlara hizmet ediyor. Gazeteciliğin ve gazetecilerin önemi kendilerinden değil bu fonksiyonlardaki paylarından kaynaklanıyor.

Ancak, her konuda olduğu gibi bu konuda da anlamlı tartışma ve değerlendirme yapabilmek için sağlam bilgiye ihtiyaç var. Hapisteki gazetecilerle ilgili olarak ortalarda dolaşan rakamlar ve suçlamalar ne kadar doğru? Tutuklu veya mahkûm gazetecilere atılan suçlar neler? Bu suçların hangileri yukarda ifade edilen fonksiyonlarla bağlantılı ve hangileri adi suçlar? Bütün bunları bilmemiz gerekiyor.

Adalet Bakanlığı geçtiğimiz günlerde “tutuklu gazeteciler” hakkında bir açıklama yaptı. Yeni Yüzyıl’ın haberine göre Bakanlık yetkilileri 32 kişilik bir liste yayınladı. Listede ismi bulunan Yirmi bir kişinin yargılanması tamamlandı ve çeşitli suçlardan aldıkları hükümler kesinleşti. On bir kişinin tutuklu olarak yargılanması devam ediyor. Dört kişi ise tahliye edildi, cezaevinden çıktı.

Bakanlığın açıklamasına bakılırsa, suç dağılımı şöyle: Beş kişi kasten adam öldürme veya adam öldürmeye teşebbüs, nitelikli yağma, yaralama, tehdit, resmi belgede sahtecilik, ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya bulundurma suçlarından yargılanmakta. Dokuz kişi silahlı terör örgütüne üye olmak, dört kişi terör örgütü propagandası yapmak, beş kişi yasa dışı silahlı terör örgütü kurmak, yönetmek, propaganda yapmak ve örgüt adına suç işlemek, altı kişi anayasal düzeni zorla değiştirmeye kalkmak ve devletin gizliliğine ilişkin belgeleri temin etmek suçundan cezaevlerinde.

Bakanlığın bu bilgiyi toplumla paylaşması gayet yerinde. Kamuoyu gazetecilerle ilgili durumun ne olduğunu bilmeli. Bu yüzden, Bakanlığın düzenli olarak, meselâ her üç ayda bir, bu tür açıklamalar yapmasında fayda var.

Ancak, açıklamayı yeterli bulduğumu söyleyemem. Öldürme, saldırı, hırsızlık gibi suçları anladık, ama diğer suç kategorileri çoğu zaman tartışmaya açık. Örneğin, terör örgütüne üye olmak ne demek? Buna nasıl karar veriliyor? Propagandanın suç sayılması da kuşku uyandırıcı; bu kişiler silah kullanın, adam vurun çağrısı mı yapmış yoksa ne kadar sıra dışı ve radikal olursa olsun görüşlerini mi açıklamış? Eğer ikincisiyse, evrensel ceza hukuku anlayışına göre suç kabul edilen bir davranıştan dolayı değil de fikirlerini açıkladıkları için bu kimselerin yargılanmakta olduğu veya cezaevine konduğu düşünülebilir.

Son olarak, devletin gizliliğine ilişkin bilgileri elde etme suçu da çok muğlak. Gazeteciler bu bilgileri devlet içinde birilerinden alıyor olmalı. Devlet gazetecileri yargılayacağına bilgileri sızdıranlara dönse daha doğru olmaz mı?

Bence Adalet Bakanlığı periyodik olarak yargılanmakta olan ve mahkûm edilmiş gazetecilerle ilgili bilgileri açıklamalı. Hem de ayrıntılarıyla. Açıklamalarda kelime tasarrufuna gidilmemeli, isimler ve isnat edilen suçlar tek tek sayılmalı. Bakanlık bu açıklamaları sadece Türkçe yapmamalı, İngilizce de yayınlamalı.

Toplum ve tüm dünya yargılanan veya mahkûm edilmiş gazetecilerle ilgili gerçek durumdan haberdar olursa daha sağlam bilgilere dayanan değerlendirmeler ve yorumlar yapılabilir.

Yeni Yüzyı 26.12.2015

Bu Yazıyı Paylaşın

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et