Alevilerin, Türkiye’nin problemleri bir türlü çözülmemiş toplum kesimlerinden olduğu açık. Hatta, bu bakımdan durumu en kötü topluluk olduklarını söylemek abartma olmaz. Geçtiğimiz yıllarda Alevi Açılımı çerçevesinde yapılan Alevi çalıştayları iyi bir başlangıç olmakla ve umutları artırmakla beraber, ne yazık ki, açılım bir yerde patinaj yapmaya başladı. Son zamanlarda tansiyonu yükselten siyasî problemler de konuyu gündemin geri sıralarına attı. Bundan endişe duyan Liberal Düşünce Topluluğu 25 Ocak’ta Ankara’da ‘Türkiye’nin Demokratikleşmesi ve Alevi Talepleri’ başlıklı bir toplantı düzenledi. Sınırlı bir katılımla gerçekleştirilen toplantıda Prof. Dr. Berat Özipek ‘Diyanet İşleri Başkanlığı’, Yrd. Doç. Dr. Rıza Yıldırım ‘Cemevleri’ ve Doç. Dr. Hasan Yücel Başdemir ‘Din Dersleri ve Özel eğitim’ başlıklı küçük sunuşlar yaptı. Sunuşların amacı, akademik bir çalışmayı sergilemek değil, tartışmalara ve fikir alışverişlerine zemin hazırlamaktı. (İsteyenler bu sunuşların tam metinlerine www.liberal.org.tr’den ulaşabilir).
Toplantıya yıllar boyu toplumlarının kronik problemlerine çözüm için verdikleri olgun, sabırlı ve barışçıl mücadeleyle pişen ve bilgeleşen Alevi kanaat önderlerinden Doğan Bermek, Ali Kenanoğlu, İsmet Erdoğan, Metin Tarhan, Mustafa Timisi, Şenol Kaluç, Vedat Kara ve Yalçın Özdemir katıldı. Gerek bu önemli isimlerin gerekse diğer katılımcıların çok net bir şekilde vurguladığı üzere Alevi sorunlarının neler olduğu ve bunların nasıl çözüleceği artık biliniyor. Yapılması gereken aynı şeyleri tekrar tekrar konuşmak yerine harekete geçmek, adım atmak. Problemlerin çözümünde her siyasî partinin katkı sağlaması gerekmekle beraber asıl sorumluluk iktidara düşüyor. Bu yüzden, Ak Parti hükümetinin bir an evvel harekete geçmesi lazım. ‘Şimdi sırası mı, daha acil işler var’ diye düşünmek büyük hata olur. Zira, Alevi problemlerinin acilen çözümü şart ve bu diğer benzer problemlerin çözümünün de önemli bir parçası. Alevilerin sorunlarının çözümü için atılacak her adım diğer problemlerin çözümünü de kolaylaştıracaktır.
Alevi kanaat önderi Ali Kenanoğlu, sağ olsun, Alevilerin sorunlarının çözümü için geliştirdiği önerileri 7 madde hâlinde benim için not hâline getirdi:
1. Cemevleri ibadethane olarak kabul edilmeli. Böylelikle en büyük sorunlardan biri olan arsa tahsisi sorunu ortadan kalkacaktır.
2. İnanç vergisi konmalı. Aleviler (ve başta Sünni Müslümanlar olmak üzere diğer inanç gruplarının mensupları) vergisini istediği yere verebilmeli.
3. Din eğitimi – öğretimi okullarda olacaksa Alevilik ayrı seçmeli ders olarak, Alevi öğretmenlerce ve Aleviler tarafından hazırlanacak müfredatla verilmeli.
4. Tekke ve Zaviyeler Kanunu ile Tevhid-i Tedrisat Kanunu kaldırılmalı.
5. Kamu kesiminde işe girişte ve terfide Alevilere uygulanan negatif ayrımcılık tutumları engellenmeli, bunu yapanlara cezaî yaptırım uygulanmalı.
6. Alevilere ve Aleviliğe yönelik nefret söylemi cezai yaptırıma tâbi tutulmalı.
7. Alevi toplumlarının özel günlerine Sünnilerin özel günlerine verilen değer ve tanıma sağlanmalı, Sünnilere tanınan aynı hakların (tatil, TRT programları vb.) aynısı sağlanmalı.
Bu taleplerin hiçbirinin gayri makul olduğu söylenemez. Aleviler kendilerine pozitif ayrımcılık yapılmasını istemiyor. Sünnilerden veya diğer inanç gruplarından kendilerine hak ve özgürlük aktarılmasını istemiyor. Sadece tanınma ve eşitlik talep ediyor. Dolayısıyla, Alevi taleplerinin karşılanmasının başkalarının hak ve özgürlüklerini azaltması, onlara zarar vermesi asla söz konusu değil.
Bir kere daha altını çizmek gerekir ki, Alevilerin problemlerinin çözümü Türkiye’nin en acil meselelerinden biri. Bu alandaki her ilerleme diğer problemlerin de çözümünü kolaylaştıracak. Çözüm toplumsal barışı destekleyecek. Alevilerin sisteme ve Sünni kardeşlerine küsmesini engelleyecek. Demokratik zihniyeti takviye edecek. İktidar sahiplerinin demokratikleşme reformlarını hayata aktarma cesaretini artıracak. Toplumsal yapıyı güçlendirecek ve ülkenin sosyal ve siyasî şoklara dayanıklılığını artıracak.
Hükümet Alevilerin problemlerinin çözümünü gündeminden hiç düşürmemeli. En kısa zamanda yeni adımlar atmaya çalışmalı. Gerekirse, LDT toplantısında önerildiği üzere, bu alanda da bir ‘âkil adamlar heyeti’ kurarak çözüme sivil desteği artırmaya çalışma yoluna gitmeli. Alevilerin problemleri yalnızca Alevilerin problemi değil bir Türkiye problemi. Bu problemleri çözmek Alevilere değil Türkiye’ye iyilik yapmak, çözmemek de sadece Alevilere değil aynı zamanda tüm Türkiye’ye kötülük yapmak anlamına geliyor.
Bu yazı Yeni Şafak Gazetesi’nde yayınlanmıştır.