31 Mart Seçimleri: Eleştiri Yapabilmek

31 Mart Mahalli İdareler Seçimi bitti ve iktidar 22 yıl sonra ilk seçim yenilgisini aldı. Ak Parti 2019 yılında bir çok büyükşehiri kaybetmesine rağmen Türkiye genelinde oy oranı olarak birinci sırada yerini korumuştu. Fakat bu seçimde öyle olmadı. Bu sonuçlar gerek kazanan taraf için gerekse kaybeden taraf içinde elbette büyük bir sürpriz oldu.

Yapılan araştırmalarda büyükşehirleri tekrardan muhalefetin kazanacağı gözüküyordu. Ancak Türkiye genelinde AK Parti’nin bu kadar büyük bir kan kaybı yaşayacağı ön görülmüyordu. “Biz bunu öngörmüştük” diyen kimi gazetecilerin seçim öncesinde hiç de böyle yorumlar yapmadığına hepimiz şahit olduk. Belki de iktidar kanadına en büyük darbeyi veya yanlış yönlendirmeyi de yine bu kesim yaptı. Çünkü sahada bir gerçeklik vardı. Pandemi ile birlikte gelen büyük bir ekonomik yıkım henüz düzeltilememişti. Dünyadaki savaş alanları ile bozulan tedarik sistemi ve Türkiye’deki depremle de bu ekonomik sıkıntılar katlanarak devam etmiştir.

Bunun sonucunda halk yerel seçimlerde ekonomik krizin faturasını kesmiştir. Bu olağan ve demokrasilerde olması gereken bir durumdur. Çünkü 2019’dan bu yana vatandaş bir ekonomik kriz ile karşı karşıya ve bunun refleksini, tepkisini hiçbir noktada veremedi. 2023 seçimlerinin dinamiği ‘güvenlik’ temasında geçtiğinden vatandaş daha farklı bir sonucu önümüze getirdi. Bir yıl sonra ortaya çıkan bu tablo aslında 3-4 yılın birikimi olarak okunabilir. Bu bakımdan iyidir çünkü; muhalefetin sandıkta kazanabildiğini ve demokratik çerçevede bunun olduğunu görmesi Türkiye’nin demokrasisini daha da kökleştirecek ve toplumun her katmanı tarafından bu değerlerin sahiplenmesine sebebiyet verecektir.

Diğer taraftan iktidar açısından elbette bu sonuçlar derinlemesine incelenmelidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan balkon konuşmasında bu soruna dikkat çekti. Ve partide sadece kendisinin seçmenin mesajını aldığı, algıladığı balkon konuşmasındaki cümlelerinden ortaya çıktı.  Bu konuşma ve sonuçlar da bizlere parti içerisinde önemli değişikliklerin olacağının haberini verdi. AK Parti’de son yıllarda birçok defa ‘mental yorgunluk’ adı altında değişim süreçleri yaşanmıştır. Elbet AK Parti’yi ayakta tutan dinamiğin bu değişim olduğunu da biliyoruz. Fakat AK Parti’de son yıllarda bu değişim sadece isimlerin değişmesi bazında kalmıştır. AK Parti’de mentalite, düşünce ve bakış açısı değişimi olamamıştır. Fakat AK Parti bunu daha önceki tecrübelerinden de başarabilecek ölçekte bir parti olduğunu zaman zaman kanıtlamıştır. Şimdi önümüzdeki süreçte AK Parti’nin Erdoğan liderliğinde nasıl bir değişim geçireceğini izleyeceğiz. AK Parti eğer günümüz şartlarına uygun dil ve üslup olarak bir bakış açısı ile seçmene ulaşabilen ve partinin kurucu değerlerine de sahip çıkan kişilerden bir kadro oluşturur ise Erdoğan’ın balkon konuşmasında dediği gibi bu parti için ‘bir bitiş değil dönüm noktası’ olur.

Diğer yandan AK Parti cenahının sandığa gitmediğini ve günün sonunda CHP’nin bir başarısı olmadığı ve AK Parti’nin başarısız olduğu argümanını duyuyoruz. Siyasette bir tarafın başarısızlığı diğer tarafın başarısını getirdiği gibi bir tarafın başarısı da diğer tarafın başarısızlığını getirir. Kendi seçmenini sandığa götürememesi AK Parti kadrolarının bir suçu olduğu gibi 2023 Mayıs seçimleri sonrasında ağır yenilgiden sonra kendi seçmenini sandığa gitme konusunda ikna etmeyi başaran CHP kadrolarında bir başarı mutlaka vardır. Bu gerçekleri görmeden veya halı altına süpürerek görmezden gelindiği sürece 2024 Mahalli İdareler Seçimi gibi sürpriz sonuçlarla karşılaşmamız hiç şüphesiz kaçınılmaz olacaktır.

Türk siyasetine baktığımız zaman siyasî iktidarların zayıfladığı ekonominin bozulduğu dönemlerde çok fazla parti ortaya çıkarak belirli oy potansiyeline ulaşır. AK Parti’nin yönetimde ülkenin ekonomik olarak zayıflaması da Türkiye’de bu sonucu meydana getirmiştir. Gerek 2023 seçimleri gerekse gerçekleştirdiğimiz 2024 seçimlerinde bunu gördük. Yeniden Refah Partisi tam da bu noktada çıkarak AK Parti’den önemli bir oy koparmayı başarabilmiştir. Fakat seçimlerde şunu da atlamamak gerekiyor. Yerel seçimlerde vatandaşlar 2019’da olduğu gibi uyarı verir. Cumhurbaşkanı Erdoğan da bu uyarıları çok iyi anlayan yılların siyasetçisi olarak balkon konuşmasında tam olarak bu konuya değindi. Cumhurbaşkanı Erdoğan bir sonraki seçimlere kadar ekonomiyi düzelteceklerini ısrarla vurguladı.

Genel seçimler Türkiye’de ‘güvenlik’ ekseninde gittiğinden vatandaşın tercihleri daha farklı olabiliyor.  Yerel seçimlerde ise vatandaş  mutfak, geçim derdi, yaşam standartları üzerinden yorumlayarak farklı partilere oy verebiliyor; oyunu değiştiriyor. Bu noktadan sonra AK Parti’nin değişimini ve adımlarını gözlemleyerek önümüzdeki dönemin ipuçlarını da alacağız.

Bu Yazıyı Paylaşın

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et