Liberal okumalarım ve üstadlardan aldığım dersler neticesinde inandığım Liberal Manifestomu sizlerle paylaşmak istiyorum.
- Her birey, insan olarak temel insanî haklara sahiptir.
- Din, dil, renk, cinsiyet ve farklı yönelim ve inançlar kişilerin doğal ve devredilemez haklarıdır. Asla müdahele edilemez!
- İnsan bedeni, insanın “özel mülkiyetidir”. Devlet dahil hiçbir güç bunun üstünde tasarruf edemez.
- Bu bağlamda, mecburî her türlü görevlendirme insanın bedeni ve kişilik haklarına aykırıdır.
- Her birey mevcut ülke koşullarında eşit ve adil bir eğitim almalıdır. Kamuda ve özel sektörde tamamen ehliyet ve liyakate göre görevlendirme yapılmalıdır.
- Devlet olabildiğince küçültülmelidir. Devlet bireylere inanç ve yaşam biçimi dayatmamalıdır. Devlet işveren olmaktan çıkarılmalıdır. Rant dağıtan bütün kurumlar özelleştirilmelidir. Devlet vatandaşa hizmet eden teknik bir aygıt olmalıdır. Devletin vatandaşı değil, vatandaşın devleti olmalıdır.
- Din hizmetleri topluma bırakılmalıdır. Camilerin inşası, bakımı, ibadet ve diğer hizmetlerin finasmanı vatandaşa devredilmelidir.
- Gönüllü ve seçmeli din dersleri ve hizmeti tercih edilmelidir.
- Alevilerin Cem Evi Alevilerin talebi doğrultusunda İbadethane olarak tescil edilmelidir.
- İnsanların ırkı, dili, inancı, yaşam biçimi, kılık kıyafeti hiçbir hizmet alımına veya istihdam edilmeye engel olmamalıdır.
- Ana dili farklı olanların, ana dillerinde eğitim – öğretim almaları sağlanmalıdır.
- Yurtseverlik ortak paydasında bir aidiyet geliştirilmelidir.
- Şiddet ve terörü teşvik etmedikçe her türlü düşünce ifade edilebilmelidir.
- Ötekileştiren ve nefret söylemini içeren hiçbir yaklaşıma müsamaha edilmemelidir.
- Bütün farklılıkları bir zenginlik olarak görüp, barış içerisinde birlikte yaşama bilinci oluşturulmalıdır.
- Dinlere inanmayan, ölünce dinî tören istemeyenlere baskı yapılmamalı ve istekleri yerine getirilmelidir.
- Bilinen ve “Normal” kabul edilen cinsel kimlik ve davranışın dışında olanlar toplumdan dışlanmamalıdır. Herkese sağlanan haklar bu insanlara da sağlanmalıdır.
- Bireyler ve topluluklar kendilerini nasıl tanımlıyorsa öyle kabul edilmeliler.
- Evrensel insan hakları, hukuk, adalet bütün bireyleri kapsayacak şekilde hâkim olmalıdır. Üstünlerin hukuku değil, hukukun üstünlüğü hayata geçirilmelidir.
- Eğitimde, ekonomide herkese fırsat eşitliği tanınmalıdır.
- Serbest piyasa koşulları, serbest ve kaliteli bir rekabet ortamı oluşturulmalıdır. Devlet tarafsız ve adil bir gözlemci olmalı. Gerekmedikçe piyasaya müdahale etmemelidir. Haksız rekabet ve “kazanç” peşinde olanlar deşifre edilerek, şeffaf bir ekonomi dünyası sağlanmalıdır.
- Her şeyin devletten beklendiği, devletin “Baba” figürü yerine konulduğu anlayıştan sıyrılmalıdır.
- Vatandaşın özgüvenli, kendi haklarını arayan ve koruyan bir bilince sahip olmasına olanak tanınmalıdır.
- Sivil toplum örgütleri, hayatın her alanında örgütlenmeli ve vatandaşı bünyesine çekerek devletten uzaklaştırmalıdır. Devletten geçinmeli ve devlete bağımlı yapılanmalar dağıtılmalıdır.
- Eğitim müfredatı insanın ihtiyaçlarına ve çağın ruhuna göre şekillendirilmelidir. Sorgulayan, araştıran ve bilim üreten bir modele geçilmelidir.
- Doğa ve çevre bilinci ana okullarından itibaren zihinlere aşılanmalıdır. İnsanın doğayla uyumlu yaşadığı sürece mutlu olabileceği öğretilmelidir.
- Başta çocuklar ve gençler için her mahallede spor sanat merkezleri yapılmalıdır.
- Nüfusun yarısını oluşturan kadınların eğitim imkânı ve meslek sahibi olmaları sağlanmalıdır.
- Yaşam için biyolojik ihtiyaçların yanında manevi ihtiyaçların da doyurulması gerektiği bilinmelidir.
- İnsanın en büyük değerinin samimiyet, ahlâk, erdem, çalışkanlık ve güvenilirlik olduğu; kendine hayrı olmayanın hiçbir kimseye hayrının olmayacağı anlaşılmalıdır.