Ekonomik Politika Kitap Değerlendirmesi

20. yüzyıl totaliter ideolojilerin altın çağı olarak tanımlanır. Faşizmden sosyalizme, nazizmden komünizme kadar bütün totaliter ideolojiler, çağın popüler ideolojileri olmaları hasebiyle 20. yüzyılda dünyada ilgi ve karşılık bulmaktaydı. Yeryüzünde bir “cennet” vaat eden bu ideolojiler, insanları ve toplumları kolayca etkisi altına alabiliyordu.

Totaliter rejimler, bireylere ve toplumlara neredeyse hiçbir özgürlük tanımayan, tüm toplumu belirli bir ideoloji doğrultusunda yönlendiren ve bunun için baskıcı yöntemler devreye sokmaktan çekinmeyen rejimlerdir.

Tüm bu totaliter ideolojilere dayanan rejimlerde, devletler bu ideolojiler adına topluma büyük baskılar uygulamıştır. Muhalifler acımasızca ortadan kaldırılmış; bu ideolojilere ve rejimlere muhalif olan gazeteciler, entelektüeller, sanatçılar ya sürgün edilmiş ya da katledilmiştir. Toplum, korku duygusu sömürülerek yönetilmiştir.

Ludwig Von Mises, tam da 19. yüzyılın sonlarında, 1881 yılında, Avusturya-Macaristan İmparatorluğu’nda dünyaya gelmiştir. Avusturya İktisat Okulu’nun önemli bir temsilcisi olan Mises, dünya üzerinde giderek yaygınlaşan totalitarizme karşı  çok etkili bir entelektüel mücadele vermiştir. Carl Menger’in önderliğinde ortaya çıkan Avusturya İktisat Okulu, birçok önemli fikir adamı yetiştirmiş ve dünyanın totalitarizme kayan gidişatını durdurmada oldukça başarılı olmuştur. Avusturya İktisat Okulu’nun en belirgin özelliklerinden biri piyasaya vurgu yapmalarıdır. Avusturya İktisat Okulu mensuplarına göre piyasa hem özgürlüğü hem de eşitliği sağlayan bir değerdir.  Avusturya İktisat Okulu, komünizm ve faşizm gibi totaliter ideolojilerin dünyayı etkisi altına aldığı bir zamanda, bir deniz feneri işlevi görmüş ve geçmiş yüzyıllardan aldıkları ile gelecek yüzyıllara ışık tutmuşlardır. Bu okulun Mises ile birlikte diğer bazı önemli mensupları, 20. yüzyılın dehası Friedrich von Hayek, Carl Menger ve Joseph Schumpeter’dir.

Mises yazdığı kitaplar, verdiği konferanslar ve yayımladığı makaleler ile özellikle Avrupa’nın totaliter rejimlere mahkum olmasının önüne geçmede oldukça başarılı olmuştur. Ekonomik Politika kitabı da Mises’in 1959 yılında Arjantin’de bir üniversitede yaptığı konuşmaların metinlerinden oluşuyor. Bu kitap Mises’in yaptığı konuşmaların yazıya çevrilmesi ile ortaya çıktığı için ağır terminolojik kavramlar içermiyor. Günlük konuşma dilinde olan ve iktisat ile yakından uzaktan ilgisi olan insanların çok kolay bir şekilde anlayabileceği bir eser.

Kitabın dilinin sadeliğinin yanında, Liberte Yayınevi’nden çıkan kitabın çevirisini yapan, gerek yazdığı eserlerle gerek de çeviri eserlerle Türkçe’ye birçok önemli yapıt kazandıran Hasan Yücel Başdemir hocanın başarılı çevirisi kitabı okurken ayrı bir tat almanızı sağlıyor. Çeviri esnasında kelimeler özenle seçilmiş ve adete sizi Mises’in konferans verdiği salona götürüyor. Mises’in karşınızda olduğu ve size bir konuşma yaptığı hissi uyandırıyor.

Altı bölümden oluşan kitap, Mises’in; Kapitalizm, Sosyalizm, Müdahalecilik, Enflasyon, Yabancı Yatırım, Politikalar ve Düşünceler başlıklı 6 konuşmasından oluşuyor. Bu başlıklar altında 20. yüzyılda popüler olan totaliter ideolojilerin neden özgürlük düşmanı ve toplumsal gelişimi engelleyici bir rol üstlendiklerini anlatıyor. Ayrıca, basit metaforlarla özellikle kapitalizme karşı olan önyargıları oldukça başarılı bir şekilde yıkmayı başarıyor. Avusturya İktisat Okulu’nun sonuçtan çok sürece odaklanan yaklaşımı, Mises’in konuşmalarında hissediliyor.

İktisat bilimine ilgi duyan, özellikle politik iktisat ile ilgilenen herkesin mutlaka okuması gereken bir kitap olan Ekonomik Politika, serbest piyasa savunucuları için bir başucu kitabı olma özelliği taşıyor.

Bu Yazıyı Paylaşın

BU YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZAR PROFİLİ

SON YAZILAR

bizi takip edin
sosyal medya hesaplarımız

0BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
1,714TakipçilerTakip Et